MERAK ETTİKLERİNİZ PET OTEL MÜZE KANUNLAR
::: SAĞLIK KÖŞESİ   >   PYOMETRA
 

   Pyometra, köpeklerde uterus içinde irin birikmesiyle karakterize, toksemiyle seyreden bir diöstrus hastalığıdır. Genellikle östrusu izleyen 4-8 hafta içinde, iştahsızlık, ateş, durgunluk, poliüri/polidipsi (absorbsiyonunun azalmasına neden olan ve medullar hipertonositeyi azaltan henle kuplarında Na+ ve Cl- absorbsiyon dengesinin bozulmasına bağlıdır. Özelikle E. Coli toksinleri, Na+ ve Cl- absorbsiyon kapasitesinin azalması ile henle kuplarında toplanan antidiüretik  hormon aktivitesini inhibe etmektedir) ve bazen vaginal akıntı semptomları ile ortaya çıkmaktadır. Serviksin açık olduğu östrus evresinde mikroorganizmalar uterusa ulaşırlar. Bu evrede devam eden uterus sekresyonu, diöstrus döneminde de mikroorganizmanın çoğalmasına yardımcı olur. Doğal savunma mekanizması ile mikroorganizmanın ürünleri uterus lumeninde irin olarak birikir. Uterus savunma duvarının bozulması ile genel sirkülasyona giren mikroorganizmalar, yukarda belirtilen semptomların oluşmasına neden olur. Hastalık polisistemik etkilerden dolayı değişik isimlerle anılmaktadır. Bunlardan en sık kullanılanı, kistik endometrial hiperplazi-pyometra kompleks (CEH-pyometra kompleks)'dir.

 

Predispozisyon faktörler:

* Köpeğin 4 yaş ve üstü olması
* Doğurganlık zincirinin engellenmiş olması
* Ekzojen hormon kullanımı. Örneğin siklusun denetlenmesi amacıyla yüksek dozda uzun süreli progestagenlerin kullanılması ve/veya istenmeyen    gebeliklerin sonlandırılması amacıyla östrojen preparatlarının kullanılması
* Irk faktörü. Özellikle Terrier ırkı köpeklerde daha sık görülmektedir.
* Östrojen progesteron hormon dengesizlikleri pyometranın oluşumu için predispoze faktörlerdir.
 

Pyometrada izole edilen mikroorganizmalar (Yapıcı Faktörler)

   Pyometranın etiyolojisinde her türlü mikroorganizmalar yer almakla birlikte çoğunlukla E.coli (%60-90) (uterusta ve üriner sistemde reseptörleri vardır), Klebsiella spp. (bu mikroorganizmalar toksin ürettikleri için olgu endotoksemi ile seyretmektedir), bu mikroorganizmaların yanı sıra Streptococcus, Staphylacoccus, Pseudomonas, Proteus spp. de izole edilmektedir.

 

Pyometrada Görülen Semptomlar ve Görülme Sıklığı

 

Klinik Bulgu

Görülme oranı (%)

Vaginal akıntı

85

Uyuşukluk-depresyon

62

İştahsızlık

42

Poliüri/polidipsi

28

Kusma

15

Noktüri (gece boyunca sık idrara çıkma)

5

Diare

5

Abdominal büyüme

5

(Canine and feline endocronology and reproduction; Feldman, Edward)
 
Tanı

   Yukarıda belirtilen semptomların gözlemlenmesi pyometra şüphesi uyandırmakla birlikte, tanı günümüzde ultrasonografik, radyolojik, laboratuar muayeneleri ve vaginal sitoloji ile konulmaktadır.

 
Ultrasonografik Görüntü Karakteristiği

   Köpeklerde pyometra olgularında lumeni irin ile dolu olan uterus doluluğuna ve içeriğin kıvamına bağlı olarak anekoik ve ekoik arasında değişkenlik göstermektedir. Bununla birlikte, serviksin kapalı olduğu durumlarda uterus kornularında ampuller tarzda dilatasyon ile irinin miktarına göre uterus duvarında incelme veya ciddi kalınlaşma görülmektedir.

 
 
Kapalı Serviks Pyometra   Kapalı Serviks Pyometra
 
Hematolojik Bulgular
   Pyometranın sistemik etkileri bazı laboratuar parametrelere yansımaktadır. Karaciğer ve böbrek gibi organların fonksiyonlarının bozulması, hematolojik ve kan biyokimyasal muayenelerle ortaya konulmuştur. Hematolojik olarak görülen karakteristik değişimler total lökosit (WBC) artışıyla inflamator lökogram (nötrofilialı) ve bununla birlikte WBC'de rejeneratif sola kayma görülmektedir. Ayrıca, endotoksemiye bağlı olarak lökopeni de görülmektedir. Pyometrada görülen diğer bir tablo ise; normositik, normokromik, nondejeneratif anemidir. Total lökosit miktarı genellikle kapalı serviks pyometralı köpeklerde artmakta ve her mm3'de 50.000 hücreye kadar ulaşmaktadır. Olgunlaşmamış hücrelerin değişken derecesi ile absolut nötrofil gelişebilir, ardından enfeksiyon ve septisemi, daha sonra da toksik nötrofille dejeneratif bir sola kayma görülür. Total lökosit seviyesi 2,500-196,800 hücre/mm3 ve %70-90 oranında sola kayma görülür. Band nötrofiller (toksik PMNs) yaklaşık 500 hücre/mm3 'tür. Ayrıca, pyometranın şiddeti ile toksin seviyesi arasındaki korelasyon band nötrofillerin sayısına da yansımaktadır.
 
Parametre Referans Aralığı
Eritrosit 5.5 - 8.5 X 100,000/L
Lökosit 6.0 - 17 x 1000/L
Hematokrit 37 - 55 percent
Band nötrofil 0.0-0.3
Segmentli nötrofil 3.6-11.5
Lenfosit 1.0-4.8
Monosit 0.15-1.35
Eozinofil 0.01-1.25   
 
Kan Biyokimyasal Bulgular
   Pyometrada, belirgin bir hipoalbuminemi, bilirubinemi, hiperkolesterolemi ile hiperglobulinemi ve ALP, AST ve ALP seviyesinde artışlar görülmektedir. Bu durumun aksine, serum ALT düzeyinde önemli bir düşüş görülmektedir. Böbrekler yoluyla albumin kaybı ve gammaglobulinlerin artışına bağlı olarak Hipoalbuminemi ve hiperproteinemi sıklıkla  görülür. Ayrıca, karaciğer enzim sentezinin inhibisyonu ya da hepatik membran zedelenmesi sonucu ALT düzeyinde azalma görülürken, AST düzeyinde artış pyometra için patognomonik bir etken olarak dikkati çekmektedir. Yine renal yetmezliğe bağlı olarak böbrek fonksiyon parametrelerinde de (özellikle üre ve kreatinin seviyesinde) artış görülür.
 
Parametre Referans Aralığı
AST 10-88 U/L
ALT 15-84 U/L
ALP 20-150 U/L
Üre 20-50 mg/dl
Kreatinin 35,4-133 µmol/L
BUN 9-27 mg/dl
 
Vaginal muayene
   Serviksin açık olduğu olgularda, uterus içeriğinin vaginanın tabanında biriktiği görülmektedir. Vaginal sitolojide ise, intermedier, bazal ve parabazal hücreler ile yoğun miktarda dejenere olmuş nötrofillere rastlanmaktadır.
 
Prognoz
   Operatif tedavi öncesi, hayvan canlı ve genel durumu iyi ise prognoz iyi kabul edilir. Medikal tedavinin prognozu, hastalığın derecesine ve klinik belirtilerin düzelmesi için gerekli tedavi uzunluğuna bağlıdır. Prostaglandinlerle başarılı bir şekilde tedavi edilen pyometra vakalarının % 70'den fazlasının 2 yıl içinde tekrar ortaya çıktığı bildirilmektedir. Endotoksemi ile seyreden olguların çoğu ölümle sonuçlanmaktadır.
 
Tedavi

   Pyometrada, en radikal tedavi metodu ovariohysterectomie'dir. Klinik belirtilerdeki düzelme, uterusun uzaklaştırılmasından sonra kalıcı ve hızlı olarak görülmektedir. Ayrıca, dehidrasyona karşı %9'luk NaCl ve vital fonksiyonları desteklemek amacıyla %5'lik dekstroz ve laktatlı ringer solusyonları intravenöz olarak verilmelidir. Antibiyotik seçimine antibiyogram sonucu karar verilirken, öncesinde geniş spektrumlu antibiyotikler tercih edilmelidir.

 
 

   Kapalı serviks pyometralı köpeklere ovariohisterektomi uygulanması gerekirken, damızlık değeri olup 6 yaşından küçük, açık serviks pyometralı köpeklere medikal tedavi önerilebilir. Pyometranın medikal tedavisinde, en yaygın kullanılan ilaç prostaglandinlerdir. Prostaglandin F2?, uterusta düzenli kas kontraksiyonları, servikste gevşeme ve corpus luteumun regresyonunu ile etkisini göstermektedir. Bu etkiler; PGF2?'nın dozuna, kullanım yoluna, uygulama sıklığı ve köpeğin luteal siklusunun safhasına bağlıdır. Klinik etki, prostaglandin uygulamasından en az 48 saat sonra görülebilir. Prostaglandin tedavisinde, yan etkilerin görülmesi önemli bir dezavantajdır. Bu yan etkiler; sık soluma, salivasyon, hareketsiz duramama, kusma, defakasyon veya ishal, taşikardi, ateş, pupillada genişleme ya da daralma, abdominal ağrı ve halsizlikdir.

 
KAYNAK
Prof. Dr. Şükrü Küplülü
A.Ü. Veteriner Fak. Doğum ve Jinekoloji ABD