MERAK ETTİKLERİNİZ PET OTEL MÜZE KANUNLAR
::: MERAK ETTİKLERİNİZ   >   FAYDALI BİLGİLER   >   YAVRU KEDİ BAKIMI
 

   Herhangi bir hayvanla beraber yaşamaya karar verirken, tüm aile fertlerinin görüşlerini almak ve ortak bir karar vermek gerekir. Çünkü evinize aldığınız hayvanların ortalama ömürleri göz önüne alındığında, birlikteliğinizden doğacak sevinç ve sorumlulukların paylaşılmasında büyük fedakârlık gerektiğini unutmamak gerekir.
   Evinize gelen küçük canlıyı bir çocuk olarak kabul ederseniz, hem onu anlamakta zorluk çekmez, hem de bazı basit problemlerini anlayarak kolaylıkla çözebilirsiniz.
   Kedi bakımı ve beslenmesi en kolay hayvandır. Banyoya ihtiyaç duymayacak kadar kendini temizler. Kumu temiz olduğu sürece, başka bir yere idrarını yapmaz. Tüylerini fırçaladığınız sürece de etrafta fazla tüy görmezsiniz.

 

YATAK

   Evinize de ilk gün onun yerini hazırlayınız ve bir daha yerini değiştirmeyiniz. Hayvanın içine girip saklanabileceği üstü kapalı, sadece ön tarafı açık bir yatak, küçük hayvanlar için ideal olanıdır. Çünkü hayvanlar eve gelen misafirlerden rahatsız olabilir veya siz cezalandırdığınız zaman uzaklaşmak isteyebilir. Bu durumda yatak altlarına veya kanepe altlarına girerek saklanır. Oysa ideal olanı kendi yatağına girip gizlenmesi ve yatmasıdır. Ayrıca kendisini rahatsız edecek unsurlardan uzaklaşmış olur (çocuk misafir v.s.)
   Yatağının hemen yanına su kabı mutlaka dolu olarak bulundurulmalıdır. Ayrıca küçük yavrular gece kalkıp idrarını yapabileceğinden dolayı hemen yakınında kedi kumu hazır bulundurulmalıdır. İlk günlerde özellikle annesinden ayrılan hayvanlar anne sıcaklığını arayacağından sıcak su doldurulmuş termofor yatağına konulabilir. Ayrıca beze sarılmış bir saat ile annenin kalp sesini hissetmesini sağlayabilirsiniz.

 

KULAK

   Kedilerin kulakları bizlerin algılayamayacağı kadar düşük frekanslı sesleri algılayabilir. Normalde pembe renkli olan kulak kanalında kızarıklık koku veya akıntı mevcutsa bir kulak enfeksiyonundan şüphelenmek gerekir. Bir süre sonra kedilerde yaşlanmaya bağlı olarak duyum yeteneği azalmaktadır.    Özellikle işitme problemi olan kediler birçok tehlikeyle karşı karşıya kalabilir. Çeşitli dış parazitler, bakteriler, mantarlar, otlar ve birçok yabancı cisim dış kulakta tıkanıklık ve enfeksiyona neden olabilir. Böyle bir kedi devamlı kulaklarını kaşır, başını yana doğru çevirir. Eğer bu kedi bir yerden ses geldiğinde, kulaklarını yine dikmiyorsa bir kulak sorunu var demektir. Bu gibi durumlarda hekiminize müracaat etmelisiniz.

 

DİŞ

   Yavru kedilerin süt dişleri üçüncü haftadan itibaren çıkmaya başlar. Üçüncü ayından itibaren ön inciciv dişlerden başlayarak dökülür. Altıncı aya geldiğinde tamamı değişmiş olur. Toplam kalıcı diş sayısı otuzdur. Kediler değişen dişleri genellikle yutarlar.  Kalıcı dişlerin korunması çok önemlidir. Yaş mamalar diş taşı oluşumunu hızlandırır. Bu nedenle hekimler tarafından kuru mama yedirilmesi önerilir.  

 
GÖZ

   Yavru hayvanlar yere yakın oldukları için yerden gelebilecek toz, duman gibi irkilti verici maddelerden ve kapı altlarından gelen cereyandan etkilenirler. Eğer gözde enfeksiyon yok ise sadece demli ve ılık çayla pansuman yapılması yeterlidir.
   Görme konusunda en şanslı olanlar kedilerdir. Gözlerinin retinasında yalnızca siyah beyaz görmelerini sağlayan organlar değil, aynı zamanda renkleri de görmelerine olanak veren sinir hücreleri de bulunur. Kırmızı, lacivert ve eflatun renklerini görmeseler de; mavi, sarı, ve yeşil renkleri görebilirler.

 

BIYIK

   Kedi duyusunun en ilginç yanlarından biri bıyıklarıdır. Bıyıkları kedinin altıncı duyusuda denilebilir. Bıyıkların anatomik adı; Factile Vibrissae'dir. Bu duyu antenleri çevreyi ölçmek ve kediyi görünmeyen nesnelere karşı uyarmak için kullanılır. Rüzgâr ve hava akımları bıyıklar tarafından hissedilir ve bu bilgilerde kedinin avını bulmasına yardım eder. Bir kedi bıyıklarını kaybederse yolunu bulmak ve avlanmak için daha çok gözlerine güvenmek zorunda kalır. Loş ışıkta kediler yönlerini bulmak için bıyıklarını kullanırlar.
   Facial vibrissae üst dudakta, gözlerin üzerinde, kulakların altında, çenelerin yan kısımlarında ve çene altında bulunur. Bu Vibrissae'lerin bazıları duyu bilgileri elde etmek için bağımsızca hareket edebilen kümeleri oluşturur.
   Facial Vibrissae'ler ek olarak kedinin ön bacak bileklerinin arka kısmında Carpal Vibrissae'ler vardır. Kediler, bir yerden geçip geçemeyeceğini anlamak için bıyıklarını kullanır. Avlanma sırasında kedi ön bacaklarının arasına sıkıştırdığı avını göremez. Carpal bıyıklar kedinin avını ve kaçma girişimlerini hissetmesine yardımcı olur.

 

BESLENME

İki türlü beslenme şekli uygulanabilir:

a) Hazır gıdalar (kuru mama)
b) Evde hazırlanan mamalar

Yaşına uygun olarak verilen hazır mamalarla onun sağlıklı gelişimini sağlayabilirsiniz. Ancak kediler etçil hayvan olmaları nedeniyle et ve ciğer gibi gıdalara ilgi duyarlar ve bunların tadını direkt aldıkları takdirde başkaca hiçbir yiyecek yemezler.

Kedi yemek kaplarının ince plastikten veya kırılabilecek cam malzemeden olması tehlikelidir. Plastik mama kaplarını uzun süreli kullanımdan sonra çiğneyip yutabilirler.

Yavru kediler 6-8 hafta mutlaka anne sütü almalıdırlar. Annesi olamayan yavrulara anne sütünün yerini tutabilecek karışımlar hazırlanmalıdır. Bunun için iyice kaynatılmış sütün içerisine vitamin ve mineral karışımları ilave edilerek zorlamadan verilmelidir.

 
KEDİDE YABANCI CİSİM YUTMALARI

   Kediler yiyecekler konusunda seçici olmalarına rağmen avlanma içgüdüleri nedeniyle yabancı maddeleri yutma isteği gösterebilirler. Kedilerin dili üzerindeki küçük çıkıntıların geriye doğru olması, ağızdan alınmış bir cismin çıkartılmasını zorlaştırır. Hayvanın yutabileceği yabancı maddeler ortadan kaldırılmalıdır. Yabancı cisimler arasında çekirdek, düğme,  plastik cisimler, elektrik kablosu, ip ve kırılacak eşyalar sayılabilir. Ayrıca difenbahya, açelya, kaktüs başta olmak üzere bazı zehirli bitkiler, ilaçlar, böcek ve fare yemleri tehlikeli olabilmektedir.
   Bu tür yabancı maddeler yutulduğunda,  eğer herhangi bir komplikasyon olmamışsa, kediler yemek yiyip su içebilirler. Fakat bu cisimlerin zaman zaman mide barsak hareketlerine bağlı olarak yer değiştirmesiyle, klinik belirtiler ortaya çıkabilir. Bunların teşhisleri, klinik bulguların yanında, röntgen ya da endoskopi ile konulabilir. Klinik belirtiler ise; bulantı, su veya yemek yedikten birkaç dakika sonra kusma, iştahsızlık, ishal, ileri durumlarda dehidrasyon, bazen ateş ve karın bölgesinde hassasiyettir.
   Kedilerin kendilerini yalayarak temizlemeleri sonucu, midelerinde oluşan tüy topları da aynı şekilde tıkanmalara sebep olur ve en önemli belirtisi kusmadır. Eğer bu cisimler mide-barsak hareketleri ile ilerleyip dışarı atılamıyorsa bunların operasyonla çıkarılması gerekir. Özellikle uzun tüylü kedilerde daha fazla görülen tüy toplarının oluşumunun engellenmesi için sıkça taranmalıdır. Ayrıca tüylerin toplanmasını engelleyici pomadlar (Hairball) veya özel mamalar kullanılabilir.
   Yabancı cisimlerin sindirim kanalından atılmaması durumunda mide-barsak kanalında yabancı cismin yaptığı tahribatın derecesine bağlı olarak enfeksiyondan, perferasyona kadar (yırtılma) komplikasyonlar meydana gelebilir.

 
KİLO

Kedi ağırlıkları peroyodik olarak ölçülmeli ve kaydedilmelidir. Şişman kediler de kalp, dolaşım, karaciğer sindirim sistemi bozuklukları görülür.

 

CİNSEL PERİYOT

Kısa tüylü kedi ırkların da daha erken, örneğin üç aylıkken, uzun tüylü kedi ırkları daha geç; örneğin 12-18 aylıkken çiftleşme isteği gösterirler.

 

AŞILAMA

   Aşılama programı kedinizin ilk aylarında uygulanır ve yoğun bir aşılamayı içerir. Her bir aşının oluşturacağı antikor titresi, ancak yirmi bir gün sonra oluşur. Bu nedenle ilk aşı yapıldıktan sonra hayvanın hastalanmayacağı düşünülemez. Yani hayvan aşılama periyodu içerisinde hastalığı kapabilir. Bu da aşının tutmadığı anlamına gelmez.
   Bu nedenle aşı periyodunda ki hayvanlar mümkün olduğunca başka hayvanların dolaştığı veya dolaşabileceği yerlere çıkarılmaz ve başka hayvanlarla temastan korunmaya çalışılır.
   Aşı antijenine karşı bağışıklığın gelişmesini etkileyebilecek önemli bulgulardan biride yavru kedinin beslenme durumudur. Yetersiz bir diyetin aşı yetmezliğinde büyük katkısı vardır. Aynı şekilde gebelik döneminde iyi beslenemeyen annelerden doğan yavrularda da aşıya karşı yeterli bağışıklık oluşmayabilir.
   Troid ve büyüme hormonu yetersizliklerinde hücresel bağışıklıkta bozukluklar meydana gelmektedir.
   Ayrıca iç parazitlerin (kıl kurtları, kancalı kurt, askarit) bağışıklık sistemi üzerinde etkileri önemlidir.
   Aşı ile ilaç vermek sakıncalıdır. Çünkü birçok ilacın immon yetersizliğine neden olduğu bilinmektedir. Bunlar arasında antibiyotikler, glikortikosteroidler, östrojen hormonu, organik fosforlu insektisitler sayılabilir.
   Hayvanlarla birlikte yaşamak, büyümeyen bir çocuğa bakmaya benzer. Bu yüzden onunla paylaştığınız güzel anların yanında, sorumluluklarımızı da unutmamalıyız.